
Kalemimle baṣ baṣa kaldığım zamanlarıma çok çok değer veriyorum.
Geçmiṣi bu günü yoğurup yarınlara çimento görevi yapma gayretinde mürekkebim. Kalınca surlar örüyor büyüklerimden dinlediklerim yarınlara, yıkılmasın istiyor yüreğim kıtalarda mısra mısra kafiyeleṣen yaṣanmıṣlıklar gelecek nesillerimeze hoṣ nidalarla.
Bu minval üzere çıktım bu ṣiir yolculuğuma Emirdağ köylerinin tamamına ṣiir yazmaya niyetlendiğim vakit.
Çok zaman aldı köylerimiz hakkında ṣiir'e konu olacak köyler ile örtüṣen pınar,kuyu,çeṣme,dağ,dere, yaṣanmıṣ bir sevda, evlilik ayrılık, zorbalık, yokluk, gurbet, cineyet,ihanet vesair bilgileri edindikten sonra randevu aldım kağıttan kaleme.
Gurbette olmam hasebiyle her köyden bilgi edinmek zor olsada Google'den Wikipedia dan ve ulaṣabildiğim köylülerden, dahada ileri hareket ederek telefon numaralarını elde ettiğim muhtarlardan her köy hakkında ṣiire katkısı olacak kadar nüans lar yakalamak nasip oldu.
Bu konuda yaṣadığım ilginç bir telefon görüṣmemi paylaṣmak istiyorum. İṣ sonrası istirahata çekildim ve köylerimiz hakkımda bilgi edinmeye devam ediyorum.
Belçika'dan Emirdağ'da bir köyümüzün muhtarını telefonla aradım, kıṣ ayı, saat 19 sularıydı hatırladığım kadarıyla.
Konuṣmamızı aynen aktarıyorum:
Muhtar; Alooo
Abdil; Selamünaleyküm muhtarım.
Muhtar; Aleykümselam
Abdil; Muhtar amca ben Güveçci köyünden Belçika da iṣciyim adım Abdil Göktekin, Babamın adım Değirmenci Ali. Nacizhane ṣiir yazıyorum, Emirdağ'ın köylerinin tamamına birer kıta ṣiir yazmaya niyetlendim sizin köyede bir kıta ṣiirim olacak dolayısıyla köyünüze ait bir hikaye veya ünlü bir dere tepe kuyu ismi söylerseniz ṣiire konu edeceğim.
Muhtar; Yok öyle biṣey oğlum kapat. Ve telefonu yüzüme kapattı. Tekrar aradım.
Abdil; Muhtarım size ismimi ve açık adresimi verdim isterseniz vereceğim ṣu telefonu arayıp hakkımda net bilgi edinebilirsiniz niye telefonu kapatıyorsunuz.
Muhtar; Len oğlum köyden bilgi alıyorsunuz sonra define gezmek için sağı solu deliyorsunuz kapat telefonu, deyip hanımına yüksek sesle bağırdı kız al ṣu telefonu baṣımdan ne diyo ısrarla bu adam. Muhtar eṣi; Buyur yavrum derdin ne, ne ugraṣıyon adamla.
Abdil; Selamünaleyküm teyze deyip kendimi tekrar tanıtıp isteğimi yeniledim.
Muhtar eṣi; Oğlum demez o inatçıdır benide uğraṣtırma ṣununla sana eyü geceler… Niyet ettiğim minval üzere edindiğim bilgiler doğrultusunda bazen hüzün bazen sevinç yaṣanmıṣlıkları kullanılan araç gereçleri kafileṣtirmek nasip oldu bitiṣikteki ṣiirimize. Yöremizin okurları kendi köylerini köy isimleri ve köyü anımsatan yerler, hikayeler vb özdeyiṣler ile köylerine ait kafiyelerde kendilerini bulabilirler. Buyrun Şiir ile öz öze göz göze bırakalım sizleri.